Meyve suyunda yenilikçi ürünler için teknolojik yatırım şart
Sektörün temel meyvelerin işlenmesi konusunda modern ve gerekli donanıma sahip olduğunu belirten Meyve Suyu Endüstrisi Derneği (MEYED) Genel Sekreteri Ebru Akdağ, “Özel ve yeni ürünlerin üretimi için mevcut hatlara ilaveten teknolojik yatırımların yapılarak modifiye edilmesi gerekiyor” diyor.
Meyve suyu endüstrisine yönelik makine ve teknoloji çözümleri geliştiren sanayinin ülkemizdeki durumu hakkında neler düşünüyorsunuz?
Meyve suyu konsantre ve püre üretim sektörüne yönelik makine ve teknoloji çözümleri geliştiren sanayi son yıllarda gelişim kaydetmiş olsa da, henüz gelmesi gereken seviyenin altındadır. Sektörde yerli üretilen makineler/cihazlar çoğunlukla fazla know-how (uzmanlık) istemeyen, görece basit teknolojilerden oluşuyor. Daha gelişmiş (sofistike) ürünlerden bazıları da üretilmeye başlanmıştır, ancak hatasız, uluslararası kabul edilebilir kalite ve fiyat düzeyine gelebilmeleri için daha çok AR-GE ve inovatif çalışmalar yapmaları gerekmektedir. Maalesef güncel durumda yaygın olan, AR-GE yerine yurtdışında üretilen makine ve teknolojilerin kopya edilmesidir. Ayrıca berrak meyve suyu ve meyve suyu konsantresi üretimi daha gelişmiş teknoloji gerektirdiği için, bunlara yönelik üretim, püre hatlarına yönelik makine üretimine göre çok daha azdır.
Üretim ve paketlemede ithal makineler çoğunlukta
Piyasada var olan makineler meyve suyu üreticilerinin ihtiyaçlarını ne ölçüde karşılıyor? Meyve suyunun üretimi, paketlenmesi ve ambalajlanması süreçlerinde yerli mi yoksa ithal makineler mi kullanılıyor?
Ön hazırlık ekipmanları rahatlıkla iç piyasadan sağlanabilmektedir. Meyve suyunun üretimlerinde ve paketlenmesinde ithal makineler kullanılıyor. Küçük üreticiler aseptik olmayan hatlarda yerli makinelerle üretim yapabilmektedirler. Ancak dolum yapan firmaların dolum ekipmanları yurtdışından sağlanıyor. Özellikle kağıt ambalaj ve teneke dolum ekipmanları ithal edilmektedir. Buna rağmen cam şişe dolumunda iç piyasada güçlü bir bilgi birikimi ve altyapı var. Meyve suyu konsantre imalatına yönelik olarak ise, yurtiçi makine üreticileri makine ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamıyorlar. Özellikle kaliteli üretim için yurtiçi makinelerin taklit olması, daha detaylı makinelerin otomasyon kontrolünde iyi bir yazılım ile üretilememesi gibi sorunlardan dolayı konsantre üreticileri ana makinelerde yurtdışına yönelmektedir. Yurtiçi makine üreticilerindeki önemli problemlerden biri de, makinenin kalıpsal üretiminden ziyade otomasyona yönelik olarak ekipmanların geliştirilip dizayn edilememesidir. Elimizde istatistiksel bir bilgi mevcut değilse de, birçok tesiste yer alan bu makinelerin çok büyük bir çoğunluğu ithaldir ki, bu bazen %90 oranlarına çıkabilmektedir
Ambalaj 3. büyük girdi kalemi
Sektörünüz açısından ambalajlama ve paketleme de büyük önem taşıyor. Bu konuda hizmet veren firmalardan başlıca beklentileriniz nelerdir? Yaşadığınız sorunları aktarır mısınız?
Sektörde kullanılan 3 ana tip ambalajlama malzemesi var. Bunlar; kağıt, cam ve teneke. Bunların dışında çok sınırlı da olsa PET ambalajlar da bulunmaktadır. Ambalaj maliyetleri, son ürün fiyatını belirleyen en baskın girdilerden biri olması nedeniyle çok önemlidir. Ambalaj maliyetleri hammadde ve enerjiden sonra üçüncü büyük maliyet kalemini oluşturuyor. Bu konuda yapılabilecek, yaratılabilecek ve uygulanabilecek yeni fikirler ile ürünün hem satışını uygun hale getirecek hem de daha pratik ve daha süratli hizmetler sağlanabilecektir. Cam şişe ve kağıt ambalajda ülke genelinde pazara hakim firmalarla çalışılıyor. Diğer ambalaj materyallerinde ise çok sayıda firma bulunuyor. Beklentiler ise şöyle sıralanabilir:
Ambalajın kalite beklentilerini karşılaması çok önemli. Gıdanın ambalajda istenen raf ömrü kadar sağlıklı ve kaliteli korunmasının sağlanması gerekmektedir. Spektlere uygun üretim yapılması ve karşılaşılan problemlere hızlı çözüm bulunması önem teşkil ediyor. Özellikle konsantre ambalajlama ve paketlemede varil, polietilen torba ve aseptik ambalajlar kullanılmaktadır. Aseptik ambalajda ülkemizde tek bir üretici faaliyet gösteriyor. Bu nedenle fiyatlarda yurtdışı ithal fiyatlara göre çok pahalı kalmaktadır. Üreticiler bu nedenle neredeyse tekel olmuş firmalarla çalışıyorlar. Ancak bir diğer önemli konu da, yerli üretilen aseptik torbaların güvenilirliği, bunun sektöre çok iyi anlatılması ve ürünün tanıtımının çok iyi bir şekilde yapılmasıdır. Bu üretim çok karmaşık bir teknoloji gerektirmemektedir. Yerli torba kullanımı, ülke ve sektör açısından ciddi döviz kaybının önüne geçecektir ve mutlaka desteklenmesi gerekmektedir.
Polietilen ambalaj üreticileri de ülkemizde sınırlı sayıdadır. Özellikle Avrupa'da çok yaygın olan aseptik konteyner veya ürün özelliği uygunsa, gıdaya uygun konteyner tırlar aracılığıyla dökme olarak yurtiçi nakliyeler sağlanmasıyla büyük tasarruflar sağlanabilir. Özellikle meyve suyu paketleme firmalarının bu tasarrufu gerçekleştirebilmesi için dökme satın alacakları, konsantre gibi ürünleri muhafaza edecekleri tank tarlalarını yavaş yavas fabrikalarında oluşturmaları gerekiyor.
Varil de konsantre ve püre üreticileri için önemli bir girdidir. Tank tarlaları (tank farm) ve fleksi tank sevkiyatı etkin olarak sektörde yaygınlaşmadıkça metal varillerin kullanımı devam edecektir. Ancak gelişmiş ülkeler yavaş yavaş metal varillerden kurtulmayı ve yerine fleksi/gıda tanklarlarla sevkiyat yapmayı istemektedirler.
Meyve suyunun üretimi, paketlenmesi ve ambalajlanması süreçlerinde daha çok yerli mi yoksa ithal makineler mi kullanıyorsunuz?
Meyve suyu ön hazırlık aşamasından sonra pastörize edilerek ambalajlanmaktadır. Kimi kuruluşlar tamamen ithal, kimileri kısmen yerli ve kısmen de ithal makine kullanıyor. Temelde kağıt ve teneke dolum ile aseptik PET dolum hatları ithaldir. Sadece bazı kuruluşlar ön hazırlık hatlarını tamamen veya kısmen yerli yapmaktadırlar.
Dünyada Türkiye’nin liderliğini çektiği siyah havuç gibi ürünlerin desteklenmesi ve yeni trendler kapsamında kabul gören sebze suları için özel teşviklerin verilmesi gerektiğini savunuyorsunuz. Peki sektör söz konusu bu tarz özel meyve sularının üretimini sağlayacak makine teknolojisine sektör sahip mi?
Sektör temel meyvelerin işlenmesi konusunda modern ve gerekli donanıma sahiptir. Ancak spesifik ve yeni ürünlerin üretimi için mevcut hatlara ilaveten teknolojik yatırımların yapılarak modifiye edilmesi gerekiyor. Mevcut hatlarda bu tip ürünlerin üretimi için hat dizaynlarının yeni teknolojik ekipmanlar ile dizayn edilmesi önem teşkil ediyor. Sadece sebze suları değil, aynı zamanda kırmızı pancar, kabak, incir vb. gibi ürünlerin üretimi yakın zamanlarda daha popüler olacaktır. Bazı yüksek yatırım gerektirmeyen modifikasyon ve inovasyonlarla sistemde bu tarz ürünler de kolaylıkla üretilebilir. Gelecekte doğacak ihtiyaçlar ve bu tarz ürünler için yurtiçi ve yurtdışı makine üreticileri ile iletişim halinde olunmaktadır.
Siyah havuç konsantresi, hammaddenin de verdiği avantajla ülkemize ciddi oranlarda döviz girdisi sağlamaktadır. Bu ürün için altyapı çok iyidir. Üretim hatlarının tasarım ve yerleşimi açısından bazı küçük değişiklikler ve/veya ilaveler gerekebilir. Alternatif ürünlerde de miktar doyurucu olmadığı takdirde az üretilen ürünlerle dünya piyasalarında rekabet zorlayıcıdır. Ancak özellikle ülkemizde yetişen meyvelerin konsantrelerinin de, niş ürün olsa dahi, üretilerek uluslararası piyasalarda boy göstermemiz şarttır.
“Meyve suyu konsantre imalatına yönelik olarak, yurtiçi makine üreticileri makine ihtiyaçlarını tam olarak karşılayamıyorlar. Özellikle kaliteli üretim için yurtiçi makinelerin taklit olması, daha detaylı makinelerin otomasyon kontrolünde iyi bir yazılım ile üretilememesi gibi sorunlardan dolayı konsantre üreticileri ana makinelerde yurtdışına yöneliyorlar.”