DÜNYA SÜT GÜNÜNDE SÜT İÇELİM! SÜT İÇİRELİM!
21/05/2013 - 13:55:00
Petek ATAMAN / TMMOB Gıda Mühendisleri Odası Yönetim Kurulu Başkanı
Süt, doğanın tüm memeli hayvanlara doğumlarından sonra ilk olarak sunduğu; temel besin öğelerini yeterli ve dengeli bir şekilde bileşiminde bulunduran mucize bir gıda maddesidir.
İnsanlar, sadece çocukluk çağında değil, yaşamın her evresinde sağlıklı bir yaşam sürmek için süt tüketmelidirler. Bebekler ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmelidir. Sağlık açısından her birey günde ortalama iki su bardağı süt içmeli ya da süt ürünlerini (peynir, yoğurt) tüketmelidir.
Ülkemizde süt tüketimi gelişmiş ülkelerin yaklaşık ¼’ü düzeyindedir. Gerçek sorunumuz sütün yeterince tüketilmemekte olduğudur, çabalarımız sağlığımız için süt tüketiminin arttırılması yönündedir. Bu amaçla yapılan tüm çalışmalar son derece değerlidir. Bizler uzmanlar olarak bu konuda tüketicilerimizi doğru yönlendirmeye çalışırken; kimi “uzman” olduğunu iddia eden kişilerce sütün karalanması kabul edilebilir ve anlaşılır değildir.
Böylesi önemli bir gıda maddesi üzerine felaket senaryoları yazmaya ve tüketiciyi kandırmaya kimsenin hakkı yoktur.
Bireylerin her konuda olduğu gibi süt ile ilgili olarak da doğru ve güncel bilgilere sahip olma hakları vardır.
Günlük ve UHT (uzun ömürlü) sütler insan sağlığına uygun, besin değeri yüksek sütlerdir.
Ülkemizde henüz üreticiden direkt olarak tüketiciye sunulabilen çiğ süt bulunmamaktadır. Çiğ sütün tüketicilere yasal yollarla ulaşmasını sağlayacak düzenlemeler yapılana kadar, satın alınan her çiğ süt kayıt dışıdır ve sağlık riski taşımaktadır.
Uygun olmayan çiğ süt tüketimi birçok önemli sağlık riskini beraber getirmektedir. Veba, kolera, tüberküloz, sıtma, tifo ve malta humması çiğ sütten geçen çok önemli hastalıklardır.
İşte bu nedenle; sütün üretiminden sofraya, güvenli, sağlık açısından risk taşımayan biçimde ulaşması hayatidir. Bu amaçla;
- Güvenli ve yeterli süt üretimi için, kırsal kalkınmaya önem verilmelidir,
- Süt hayvancılığı ile uğraşan çiftçi ve köylüye gereken destek sağlanmalıdır,
- Üretici örgütlülüğü geliştirilmelidir,
- Tüketiciye uygun fiyatla süt ulaştıracak piyasa mekanizmaları oluşturulmalı, oluşturulacağı ifade edilen müdahale kurumu en doğru şekliyle kurgulanmalıdır,
- Okul sütü uygulaması son derece önemli ve yerinde bir uygulamadır, bu uygulamadan vazgeçilmemelidir,
Bizler güvenli süt tüketimini önermeye, doğru mekanizmaların kurulması ve üreticinin hak ettiği refah seviyesine ulaşmasının sağlanması gerektiğini vurgulamaya devam edeceğiz.
Sütü ve temel gıda maddelerini karalama kampanyalarına karşı durmaya devam edeceğiz.
Güvenli süte ulaşmak bir insan hakkıdır.
İnsanlar, sadece çocukluk çağında değil, yaşamın her evresinde sağlıklı bir yaşam sürmek için süt tüketmelidirler. Bebekler ilk altı ay sadece anne sütü ile beslenmelidir. Sağlık açısından her birey günde ortalama iki su bardağı süt içmeli ya da süt ürünlerini (peynir, yoğurt) tüketmelidir.
Ülkemizde süt tüketimi gelişmiş ülkelerin yaklaşık ¼’ü düzeyindedir. Gerçek sorunumuz sütün yeterince tüketilmemekte olduğudur, çabalarımız sağlığımız için süt tüketiminin arttırılması yönündedir. Bu amaçla yapılan tüm çalışmalar son derece değerlidir. Bizler uzmanlar olarak bu konuda tüketicilerimizi doğru yönlendirmeye çalışırken; kimi “uzman” olduğunu iddia eden kişilerce sütün karalanması kabul edilebilir ve anlaşılır değildir.
Böylesi önemli bir gıda maddesi üzerine felaket senaryoları yazmaya ve tüketiciyi kandırmaya kimsenin hakkı yoktur.
Bireylerin her konuda olduğu gibi süt ile ilgili olarak da doğru ve güncel bilgilere sahip olma hakları vardır.
Günlük ve UHT (uzun ömürlü) sütler insan sağlığına uygun, besin değeri yüksek sütlerdir.
Ülkemizde henüz üreticiden direkt olarak tüketiciye sunulabilen çiğ süt bulunmamaktadır. Çiğ sütün tüketicilere yasal yollarla ulaşmasını sağlayacak düzenlemeler yapılana kadar, satın alınan her çiğ süt kayıt dışıdır ve sağlık riski taşımaktadır.
Uygun olmayan çiğ süt tüketimi birçok önemli sağlık riskini beraber getirmektedir. Veba, kolera, tüberküloz, sıtma, tifo ve malta humması çiğ sütten geçen çok önemli hastalıklardır.
İşte bu nedenle; sütün üretiminden sofraya, güvenli, sağlık açısından risk taşımayan biçimde ulaşması hayatidir. Bu amaçla;
- Güvenli ve yeterli süt üretimi için, kırsal kalkınmaya önem verilmelidir,
- Süt hayvancılığı ile uğraşan çiftçi ve köylüye gereken destek sağlanmalıdır,
- Üretici örgütlülüğü geliştirilmelidir,
- Tüketiciye uygun fiyatla süt ulaştıracak piyasa mekanizmaları oluşturulmalı, oluşturulacağı ifade edilen müdahale kurumu en doğru şekliyle kurgulanmalıdır,
- Okul sütü uygulaması son derece önemli ve yerinde bir uygulamadır, bu uygulamadan vazgeçilmemelidir,
Bizler güvenli süt tüketimini önermeye, doğru mekanizmaların kurulması ve üreticinin hak ettiği refah seviyesine ulaşmasının sağlanması gerektiğini vurgulamaya devam edeceğiz.
Sütü ve temel gıda maddelerini karalama kampanyalarına karşı durmaya devam edeceğiz.
Güvenli süte ulaşmak bir insan hakkıdır.