Eurofins Türkiye, Avrupa’da ilk 5’te yer almayı hedefliyor
13/06/2017 - 16:28:00
Gıda kontrol ve analizleri alanında dünyanın lider kuruluşlarından biri olan Eurofins Scientific, kısa bir süre önce Gözlem Gıda Kontrol ve Araştırma Laboratuvarları’nı satın aldı. Bu satın almanın detaylarını ve geleceğe dair planlarını Eurofins Türkiye Yönetim Kurulu Başkanı Prof. Dr. Mehmet Pala ile konuştuk.
Türkiye ve dünya zor bir 2 yılı geride bıraktı. Seçimler, darbe girişimleri, krizler… Gıda sanayiini bu çerçevede değerlendirir misiniz?
Günümüzde bazı belirsizliklerin gündemde olması yatırımcıların aktivasyonunda yavaşlamaya sebep olmuş olabilir. Ancak 160 milyar dolarlık büyüklüğü olan Türk gıda sanayinin yıllık 12 milyar dolarlık bir ihracata sahip olduğunu biliyoruz. Bu rakamlarla gıda sektörünün Avrupa’daki gıda sanayii ile yarışacak düzeyde olduğunu söylemek fazla abartılı olmaz kanısındayım. Türkiye’deki üretilen gıdaların kalitesi, çeşitliliği, albenisi Avrupa’dan çok aşağıda kalır değil. Hatta son yıllarda iyi bir atılım içinde olduğunu da söylemek isterim. Teknoloji ve Ar-Ge konusunda da şirketlerimiz eskiye göre oldukça iyi durumda. Devlete gelince… Devletin gıda konusuna ciddi derecede destekleri söz konusu. Fakat bu destekten gıda sanayii fazla faydalanamıyor. Markaların da inovasyona önem vermeleri gerekiyor. Türkiye’de Ar-Ge merkezi olan 21 gıda sanayii kuruluşu var. Bu sayının mutlaka artması lazım. Şirketlerin Ar-Ge ve inovasyona yaklaşımında daha aktif olmaları gerekir düşüncesindeyim. Tarımsal üretimde sürdürülebilirliğin sağlanması gıda sanayi için büyük önem taşımaktadır.
Ambalajlı gıda sanayiinin ne kadarına ulaşabiliyorsunuz? Hepsi gıda analiz laboratuvarlarıyla çalışıyor mu?
Türkiye’de 40 bin işletmeden söz ediliyor. Tahminen %20-25’i gıda laboratuvarlarıyla aktif olarak çalışıyordur.
Eurofins’in analiz portföyü çok geniş
Eurofins’in Türkiye’de Gözlem Laboratuvarlarını almasına ilişkin neler söyleyebilirsiniz?
Eurofins, Türkiye’de özellikle ihracatta bilinen ve başvurulan kredibilitesi yüksek bir global laboratuvar firması. Konusunda öncü uluslararası bir analiz şirketi olarak 39 ülkede, 310'dan fazla laboratuvarı, yaklaşık 2,45 milyar Euro yıllık cirosu ve 27 binden fazla çalışanı ile faaliyet gösteren Eurofins Scientific Grubu; gıda, çevre, ilaç ve tüketici ürünleri endüstrilerine ve resmi kurumlara analiz servisleri sağlamaktadır. Aynı zamanda analiz portföyünün çok geniş olması, değişik alanlara yönelik hizmetlerinin bulunması ve pek çok analizin global ölçekte ilk uygulayıcısı olması firmanın önemini artırıyor. Gözlem Gıda Kontrol ve Araştırma Laboratuvarları ise lokal alanda kalitesi, güvenilirliği, teknik altyapısı ve uzman kadrosu ile ön plana çıkan bir laboratuvardı.
Laboratuvar hizmetlerinde firmanızı son derece modern alet ekipmanlarla donatmak yeterli olmuyor. Onları doğru kullanacak, sonuçları sağlıklı yorumlayacak, iyi teknik hizmet verebilecek bir kadroya sahip olmak çok önem taşıyor. Sanıyorum Eurofins’in Gözlem’i tercih etmesindeki en önemli sebep, Gözlem’in bu tür yaklaşımları ve kalitesiydi. Bu açıdan bakıldığında teknik yönü ve bilgi birikimi güçlü olan 15 yıllık Gözlem’de personelin ortalama çalışma süresi 8-10 yıldır. Hatta kuruluştan beri bizimle çalışan arkadaşlarımız vardır, bu husus bizim açımızdan çok değerlidir. Tabiî ki Gözlem de birlikte olma kararını verirken, global ölçekte tanınmış, alt yapısı ve kredisi yüksek, ana işi laboratuvar hizmeti olan bir firma olması nedeniyle Eurofins firmasını tercih etmiştir. Global ve ulusal bilgi birikimimizin ve işbirliğimizin bizleri daha ileri noktalara taşıyacağına inanıyoruz.
Marka bilinci olan firmalar laboratuvarlarla çalışıyor
Laboratuvarlarla çalışmayan üreticiler ürünlerini nasıl ambalaja koyuyor?
Belki başlangıçta bir defa laboratuvarla çalışıyorlar. Sorun çıkana kadar da kendi takiplerini yapıyorlar. Üretim bilinci yüksek, marka değerini fark eden şirketler ve ihracat yapan firmalar ürünlerinde daha dinamik bir laboratuvar kontrolü yapılmasına dikkat ediyorlar. Çünkü ihraç ettiği üründe istenmeyen veya olmaması gereken maddeler bulunursa maddi ve manevi zararları büyük oluyor. Marka değerini önemseyen firmalar için de aynı durum söz konusu olmaktadır.
Eurofins’in istihdam potansiyeli var mı?
Geleceğe dönük planlarımızda Eurofins laboratuvar hizmetlerinin hem ülkemizde ve hem de komşu ülkelerde büyümesi söz konusu, böyle bir potansiyelin varlığının farkındayız. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı’nca onaylı ve halen İstanbul’da akredite bir laboratuvarımız var. Ayrıca İzmir ve Mersin’de de birer ofisimiz bulunmaktadır. Her işte emek harcadığınız ve çok çalıştığınız zaman karşılığının alınabileceğini düşünüyorum. İşlerin büyümesi doğrultusunda gereken istihdam artışı da beraberinde gelecektir.
Peki hedefleriniz?
İddialı olacak ama önümüzdeki 3-5 yılda Avrupa’daki Eurofins laboratuvarları içinde ilk 5 içinde olmak istiyoruz. Büyüme potansiyeli içinde olduğumuz için bunun doğru bir hedef olduğunu düşünüyorum.
Güçlü bir ciro artışı öngörüyoruz
Ne kadarlık ciro artışı olur bu hedefinize ulaşabilmek için?
Bugünkü ciromuzun 4-5 katı. Önümüzdeki 3 -5 yılda bu ciro artışını hedefliyoruz. Bunun için güçlü bir potansiyelimizin olduğunu düşünüyorum.
Devletle yakından işbirliği yapmak isteriz
Hedef sektörünüz nedir?
Gıda sanayii ve organize sanayiindeki kuruluşlar ile ihracat yapan firmalar bizim ana hedefimiz. Organik gıda üretenler, ihracat yapan firmalar ve kendi ürününü çok iyi kontrol etmek isteyen şirketler hedef grubumuz arasında. Devletle de daha yakından iş yapmak istiyoruz. Devletin de analiz alanında güçlü olması gerektiğini düşünüyorum. Özel laboratuvarlar olarak bazı şeyler yapıyoruz ama öncelikli olarak devletin halk sağlığını koruma görevi olduğu için laboratuvarlarının iyi durumda olması gerekiyor. Bu laboratuvarların daha iyi duruma getirilmesi için eğer ki bizden de destek istenirse kesinlikle destek vermek isteriz.
Dünyadaki israf konusu bir bakıma sizin de alanınıza giriyor...
Dünyada 2 milyardan fazla insan açlık sınırında yaşarken, üretilen gıdaların neredeyse yarısı çöpe gidiyor. İsrafın birinci nedeni üretilen gıda maddesinin kaliteli olmamasından kaynaklanıyor. İsraf Türkiye’nin, dünyanın ve gıda sanayiinin en önemli sorunlarından biri. Ürettikten sonra tüketime kadarki zincirde kayıplar fazla. Yaş meyve sebze kaybının 16 milyara ulaşması ciddi ve çözülmesi gereken bir sorun olarak karşımızdadır. Hem halkın bilinçlenmesi hem de üretici ve paydaşların bu zincire katkı sağlaması gerekiyor. Herkese ayrı ayrı sorumluluk düşüyor. Üretici ve ara kadrolara ne yapılması gerektiğinin iyi anlatılması gerekiyor. Bu işin çözümleri var ama kolay değil. Özellikle üretimden sonra israfı engellemek için iyi bir model gerekir. Sonuçlar öyle gösteriyor ki şimdiye kadar bir model bulunmuş değil. Ortak akıl ile bulunabileceğini düşünüyorum.
Gıdada sürdürülebilirlik konusunda ne düşünüyorsunuz?
Sürdürülebilirlik, günümüzdeki global problemlere çözüm üretmek amacıyla geliştirilmiş olup ekonomik, ekolojik ve toplumsal boyutları içeren bir kavram olarak öne çıkıyor. Doğa, insan hakları, iş etiği, ödenen vergiler, işçi sağlığı ve güvenliği ile tüketici sağlığı ve güvenliği gibi pek çok önemli konu sürdürülebilirliğin sağlanmasında gerekli hususlar arasında yer alıyor. Gıda sektörünün sürdürülebilirliğinde tarım son derece önemli olup sağlığa, çevresel sürdürülebilirliğe, gelir getirmeye ve gıda güvenliğine katkı sağlamaya yönelik bir yöntemin oluşturulmasını zorunlu hale getiriyor. Yeni ekonomi düzeninde iş dünyasında kârlılık, ancak sosyal ve toplumsal gelişimi kapsayan iş modellerinin uygulanması ile gerçekleşebilecektir.
İşimiz fark yaratmak
Bir şirket Eurofins’i neden tercih etmeli?
Bu işin sırrı fark yaratmakta. Dürüst davranmak ve karşı tarafı iyi anlamak gerekiyor. İnsanların sizi tercih etmesi için gerekçelerinin olması gerekiyor. Doğru ve hızlı hareket etmek, güvenilir olmak ve sorun çıktığı zaman başkasında suç aramamak gerekir. İnsanlara, onlarla beraber olduğunuz duygusunu vermeniz gerekiyor. Onun ötesinde firmalara analiz rakamlarını değerlendirerek proseste, üretimde neyi değiştirirlerse daha verimli olacakları konusunda uzmanlık desteği veriyoruz. Bilimsel ve teknolojik destek son derece önemli. Farklılaşmak, yaratmak istediğimiz bu. Sadece analiz yapan bir laboratuvar olmayıp, aynı zamanda farklı bir hizmet vermek istiyoruz.