Gıda Teknolojisi

Ambalaj sektörü istikrarlı büyümesini her geçen yıl olduğu gibi 2018 yılında da sürdürdü. Geçtiğimiz yılın ilk yarısında 2 milyar 306 milyon dolar ihracat geliri elde etti ve bu dönemde sektörün gerçekleştirdiği ihracat, önceki senenin aynı dönemine göre miktar olarak yüzde 8, değer olarak ise yüzde 17 oranında artış gösterdi. 2018 yılının ilk yarısında miktar olarak 1 milyon 133 bin ton, değer olarak 2 milyar 306 milyon dolar ihracat geliri elde eden sektörümüz, 2018’in ilk yarısındaki kg başına ihracat birim fiyatıyla Türkiye ortalamasının üzerinde bir performans gerçekleştirdi. Sektörümüz yılı 5 milyar dolarlık ihracat hedefiyle kapattı ve 2018 yılında yüzde 15 büyüyerek 23 milyar dolar pazar büyüklüğüne ulaşmayı hedefledi. Sektörümüzün toplam ithalatı ise bir önceki yıla göre miktar olarak yüzde 7, değer olarak yüzde 13 oldu. 2018 yılının ilk yarısında miktar olarak 900 bin ton, değer olarak 1 milyar 767 milyon dolar ithalat gerçekleştirildi. Sektörümüz geçtiğimiz yılın ilk 6 ayında toplamda 539 milyon dolarlık dış ticaret fazlası verdi.

 

“Dünyada 16. sıradayız”

2018 yılında biz sanayiciler ve ticaretle uğraşan firmalar olarak büyük bir sınav verdik. Maliyetler arttı, ancak yine de şirket ihracatlarını artırmaya yönelik çalışmalar yaparak bu süreci atlatmaya çalıştık. Ülkemizdeki mevcut ekonomik şartları dikkate aldığımızda, her geçen gün daha çok ihracat yapmamız gerektiğini gözlemliyoruz. Bu zorlu dönemde ancak ihracat yapan sektörler ayakta kalabilir. Türkiye'nin kalkınmasının anahtarı ihracattır. Türkiye ambalaj sektörü, dünyada 16. ve Avrupa’da ise 6. sırada yer alırken, ilk beş sırada yer alan ülkeler; Almanya, İngiltere, Irak, İtalya ve İsrail. Ambalaj sanayicileri olarak Türkiye’de ürettiğimiz ambalajların en az yarısını ihraç edebilmek ve pazar sayısını daha da artırmak hedefiyle çalışmalarımızı sürdürüyoruz.

 

İhracat ve modernleşme bizler için her zaman ilk sırada yer alıyor. Ambalaj sektörümüz bugünlere teknolojik gelişmeleri takip ederek geldi. Şimdi de otomasyon ve endüstri 4.0’ın sektörümüzde daha çok önem kazanacağına inanıyoruz. Teknolojiyi daha çok takip etmek zorundayız. Geleceğe ve yeniliklere adapte olamadığımız sürece, işlerimizi sürdürebilme ihtimali ve var olma şansımız maalesef yok. Sektör olarak kendimizi yenilemek ve geliştirmek zorundayız. Sektörümüz plastik, kâğıt, karton, ahşap ve metal ambalaj malzemelerinin ham maddelerini ağırlıklı olarak yurt dışından temin ediyor, hatta camın ham maddesi kumu bile yurt dışından satın alıyoruz. Çünkü ara mamul ve ham madde üreten işletmeler sektörün ihtiyacına yanıt veremiyor. Yurt dışına bağımlılığın önüne geçebilmek için ham madde üreten işletmelerin desteklenmesi de gerekiyor. 

 

“180 ülkeye ihracat yapıyoruz”

Ambalaj sanayinin Türkiye ekonomisine olan katkısının önümüzdeki yılda da artarak devam etmesi için çalışacağız. Kalite, hız, lojistik ve coğrafi konum avantajlarımızla yeni pazarlar kazanarak hedeflerimize emin adımlarla yürüyeceğiz. Tüm sektör el ele vererek, kamu kurumlarının da desteğini yanımıza alarak Türkiye’yi Avrasya'nın ambalaj merkezi yapma yolunda emin adımlarla ilerleyeceğiz. Sektör olarak toplamda 180 ülkeye ihracat gerçekleştiriyoruz. Türkiye ambalaj sanayisi, Avrasya’nın ambalaj merkezi olma yolunda kararlı adımlarla yürüyor. 2019 yılında ihracat hedefimiz 6 milyar dolar. Çok geniş bir coğrafyaya ihracat yapan bir sektörüz, gücümüzün ve potansiyelimizin de farkındayız. Daha çok ülkeye ambalaj satmayı, pazar sayımızı artırarak ürettiğimizin en az yarısını ihraç etmeyi hedefliyoruz. 2019 yılında Sahraaltı Afrika ülkeleri ve yakın coğrafyamız olan Ortadoğu pazarlarında daha çok söz sahibi olmayı planlıyoruz. Özellikle Afrika coğrafi konum avantajı itibariyle bizim için en önemli hedef pazarlardan Kenya ve benzeri ülkelere Ticaret Bakanlığımızın yüksek oranlarda teşvikleri mevcut. Orta ve Güney Amerika'nın yanında geçmişte daralan ancak şimdilerde toparlanan ABD pazarı da var. Ayrıca, tüketimi nüfus sayısıyla paralel yükselişte olan Hindistan, Rusya, Meksika ve Brezilya gibi ülkeler doğrudan hedef pazarlarımız olacak. 

 

Gıda üretimi ve ambalajlanması alanında ise son gelişmelerle birlikte geleneksel ambalajlama teknolojilerinin yerini, yeni nesil fonksiyonel ambalaj (aktif ve akıllı) teknolojileri almaya başladı. Gerek gıda güvenliğinin artırılması gerekse gıdaların raf ömrünün uzatılması için büyük önem taşıyan aktif ve akıllı ambalaj teknolojilerinin yakın bir gelecekte üretim maliyetlerinin düşürülmesiyle hayatımızda daha yaygın bir biçimde kullanılması bekleniyor. Ambalaj ve gıda güvenliği arasında tam bir doğrusal ilişki söz konusu. Ambalajlı gıdaları tercih eden tüketiciler, son kullanım tarihiyle üretim / üretici bilgilerine ulaşır. Gıda ambalajları içerdiği ürünün özelliklerini korumak için tasarlanır. Bir ürünü katkısız piyasaya sürmek; rijit ve çok katlı ambalajlar sayesinde mümkündür. Doğru şekilde ambalajlanarak taşınan yaş meyve / sebzenin israf olması önlenebilir. Bu nedenlerden dolayı sağlıklı bir ömür için doğru ambalajlanmış ve hijyenik biçimde muhafaza edilen ambalajlı gıdaları tercih etmeliyiz.