Ömer Fethi Gürer: Besici, süt ineklerini gözyaşları ile kesime gönderiyor
21/06/2021 - 14:12:00
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, iki günde 28 köy gezerek çiftçi ve besicilerin sorunlarını yerinde dinledi. Yem fiyatlarında yaşanan ve önlenemeyen artışların besiciyi canından bezdirdiğini belirten Gürer, “Besici yıllardır bakıp büyüttüğü süt ineğini gözyaşları ile kesime gönderiyor. Her inek en az beş can demek. Bunun neticesinde de hayvan açığına kapı aralanıyor. Milli servet göz göre eriyip gidiyor. Laf ile çözüm olmuyor. Yem fiyatı her geçen gün katlanarak artmasına karşın iktidar bu duruma seyirci kalıyor” dedi.
Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, ziyaret ettiği Ulukışla’nın köylerinde çiftçi ve besicilerin sorunlarını dinledi. Çiğ sütten kazanamadıklarını ve yem fiyatlarındaki artış nedeniyle hayvanlarını kesime göndermek zorunda kaldıklarını belirten besici Mehmet Şen, “Bugün 3 tane ineğimi kesime gönderdim. Bu ay içinde kesime gönderdiği hayvan sayısı 5 oldu. Yem fiyatlarına yetişemiyoruz” dedi.
“SÜT ÜRETİMİ DÜŞTÜ”
Yemin torba fiyatının 160 lirayı geçtiğini, samanın tonunu ise 930 liraya aldığını ifade eden Şen, “Yeme para yetiştiremediğimiz için hayvanlara yeterince yem veremiyoruz. Bu nedenle süt üretimi azaldı. Süt açığı oluştu. 900 litreye yakın süt alırken, yem veremediğimiz için süt verimi 600 litreye kadar düştü” diye konuştu.
“ÇİĞ SÜT TAVSİYE FİYATINA UYULMUYOR”
Ulusal Süt Konseyi’nin 2 lira 80 kuruş olan çiğ süt referans fiyatını, Temmuz ayından itibaren 3 lira 20 kuruşa çıkardığını anımsatan besici Şen, süt toplayıcılarının Ulusal Süt Konseyi’nin belirlediği fiyata uymadığını ve kendi fiyatlarını belirlediği için üreticinin belirlenen rakamlara süt satamadığını ifade etti.
“SÜTE 10 KURUŞ ZAM GELİRSE YEME 20 KURUŞ GELİYOR”
Çiğ süte zam geldiği haberi duyulur duyulmaz, yem fiyatlarının da hemen zamlandığına dikkat çeken besici, “Süte 10 kuruş zam yapıldığında hemen yeme 20 kuruş zam geliyor. Yani süte gelen zam, besiciye yaramıyor. Biz bu şekilde destek falan istemiyoruz. Girdi fiyatı düşürülsün. Ürünümüzü değerinde satıp nafakamızı çıkarmak istiyoruz. Bir litre süt ile 1,5 kg yem alamıyorsan nasıl bu işi sürdüreyim. Bakmaya kıyamadığım hayvanlarımı acı duyarak mecburiyetten kesime gönderiyorum. Birinin geliri ile diğerini yaşatmaya çabalıyorum ama bu böyle gitmez” şeklinde konuştu.
Ömer Fethi Gürer ise yem fiyatının frenlenememesi nedeniyle besicilerin hayvanları kesime göndermek zorunda kaldığını, süt ineklerine yeterince yem verilememesi nedeniyle de verim kaybının yaşandığını belirtti. Gürer, “Kesime gönderilen bir inek en az beş kez buzağı verir. Yani aslında her inek beş can demek. Hayvan açığı oluşması yine ithalat kapısının aralanması demek. Farklı besicilerle de görüştüm. İçleri kan ağlayarak süt ineklerini kesime gönderdiklerini belirtiyorlar” diye konuştu.
SİYASİ İKTİDAR BESİCİLERİN DERDİNİ DİNLESİN
Süt üretiminin azalması ve hayvan sayısının düşmesinin hem et ve süt ürünlerinde ülkemizi ithalata mecbur kıldığına işaret eden CHP Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Buradan siyasal iktidara sesleniyorum; gelin burada hayvancılık yapan, besicilik yapan vatandaşlarımızın sorunlarını dinleyin” dedi. Tarım ve Orman Bakanlığına çağrıda bulunan CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, “Gittiğimiz her yerde besicilik yapanların gerçek manada ve ciddi şekilde mağdur olduğunu görüyoruz. Yem fiyatlarına acilen müdahale edilmesi gerekiyor. Sözde ediliyor ama Toprak Mahsulleri Ofisi’nin arpayı 1950 liradan sattığı belirtilirken, serbest piyasada 2 bin 500 liradan işlem görüyor. 2019 yılında 1100 lira olan arpanın bu yıl TMO tarafından alım fiyatı 1750 lira olarak açıklandı. Bu artış da gösteriyor ki, arpada dahi yem fiyatlarının artışı önlenemiyor” ifadelerini kullandı.
DIŞA BAĞIMLIYIZ
CHP Niğde Milletvekili Gürer; mısır, soya, ayçiçek tohumu küspesi, pamuk tohumu küspesi gibi karma yem hammaddesinde ithalata mecbur kalındığını ve bu açığın ülkemizde üretim ile kapatılması gerektiğini ifade etti. Kendi hayvan yemini üretemeyen besicinin ayakta kalmasının zor olduğu ve kırsalda küçük aile tipi işletmelerin daha çok sorun yaşadığına dikkat çekti. Hayvancılığın zor ve meşakkatli bir iş olduğunu söyleyen Gürer, kuraklık nedeniyle yeterli samanın elde edilememesi, yonca ve diğer otların gelişememesinin kaba yemde de ciddi sorun yarattığını belirtti.