Gıda güvenliğinde dijital olgunluğun değeri
02/10/2024 - 02:47:00
Dünya genelinde gıda üreticileri için değişmeyen öncelik açıktır: "Gıda güvenliği pazarlık konusu değildir." Tüketicileri mikrobiyolojik ve fiziksel kontaminasyonlardan korumak, sektörün her oyuncusunun titiz bir yaklaşım sergilemesini gerektirir. Bu tablo değiştikçe, hükümetler ve üreticilerden perakendecilere ve süpermarketlere kadar çeşitli paydaşların talepleri de değişmektedir.
Dijitalleşme Yoluyla Verimliliği, Uyum ve İzlenebilirliği Artırma
Otomatik olarak toplanan ve kolayca paylaşılan dijital kayıt tutma, yaygın hale gelmeye hazırlanıyor, verimlilik, uyum ve izlenebilirliği devrim niteliğinde değiştiriyor. Üretilen veriler, gıda üreticilerinin daha verimli çalışmasını, denetçi gereksinimlerini sorunsuz bir şekilde karşılamasını ve ürün geri çağırmaları durumunda gereken zaman ve kaynakları önemli ölçüde azaltmasını sağlayacak. Gelecek, daha hedeflenmiş ve hızlı ürün geri çağırmalarını vaat ediyor.
Ancak, sektördeki dijital teknoloji uygulamasının mevcut durumu parçalıdır. Bu karmaşıklığın ortasında her şirket, gıda güvenliği süreçlerinde belirli bir dijital olgunluk düzeyine ulaşma yolculuğuna çıkmalıdır. Burada "doğru" terimi önemlidir. Gıda üretim endüstrisinin genişliği ve karmaşıklığı göz önüne alındığında, zincirdeki her bağlantı, dijital olgunluğun en sofistike standartlarına ulaşamayacaktır. Bir çiftçi ve çok uluslu bir gıda üreticisi için zorunluluklar farklı olacaktır, ancak her ikisi de dijital veri ve şeffaflığa dayalı bir tedarik zincirine katkıda bulunabilir.
Gıda güvenliği dijital yolculuğu, uyum ve iş gereksinimlerine bağlıdır ve değerinin, ilişkili maliyetleri aşması gereken dikkatli bir denge gerektirir. Şu anda, küresel düzenlemeler belirginlikten yoksundur, bu da farklı ülkelerin izole girişimler başlattığı çeşitli bir manzara yaratır. Örneğin, ABD’deki FDA, veri kayıtları uyumu için kurallar belirler ve şirket büyüklüğüne ve maliyet absorpsiyon yeteneklerine dayalı istisnalar sağlar. Bu evrensel bir zorunluluğun olmaması, teorik olarak şirketleri dijital olgunluk piramidinin 1. Seviyesinde konumlandırır.
Bu bizi ilginç bir konuya getiriyor: Piramit. Tam olarak nedir ve işletmeler bu piramidin neresinde durur? Piramidin yukarısına çıktıkça, dijital yetenekleri giderek artan işletmeler ortaya çıkar. 2. Seviyede, şirketler makinelerden dijital verileri manuel olarak toplar, genellikle USB bellekler kullanır. 3. Seviye, veri toplamanın otomatik hale geldiği, denetim, raporlama ve üretim verimliliği iyileştirme konularını desteklediği seviyedir. Daha ileri dijital olgunluk seviyeleri, daha büyük işletmelere daha alakalı olan, gıda güvenliği verilerinin müşteri ve bulut uygulamalarıyla daha derin entegrasyonunu, iç operasyon mükemmeliyet programları tarafından yönlendirilen bir vizyonu içerir.
Bu çeşitlilik ışığında, gıda tedarik zincirindeki her katılımcı, gıda güvenliği süreçleri açısından mevcut dijital olgunluk durumunu anlamalıdır. Odak noktası, dijital verilerin toplanması ve paylaşılmasının yalnızca varlığın kendisine nasıl fayda sağlayabileceğini değil, aynı zamanda tedarik zinciri ortaklarının daha geniş ekosistemine nasıl katkıda bulunabileceğini analiz etmeye kaydırılmalıdır. Dijital olgunluğun gelecekte bir zorunluluk olacağını öngörerek, şirketler dijital olanaklar için gerekli zemini proaktif olarak oluşturmalıdır. Bu, dijitalleştirilmiş bir gıda tedarik zincirindeki rolleri için gerekli olan dijital yeteneklere vurgu yaparak, gıda güvenliği en iyi uygulamaları ve yönetimi vurgulamalıdır.
Dijital teknoloji ilerledikçe, genel olarak sektörler daha fazla verimlilik, pazara çıkış süresinin hızlanması ve ürün kalitesi ve güvenliğinin iyileştirilmesi gibi ödülleri topladı. Gıda üretim sektörü, düzenleyici uyumu sağlama ve tüketici beklentilerini karşılama ikili zorluğuyla karşı karşıya olduğundan, bu bir istisna değildir. Üreticiler için gıda güvenliği dijital olgunluğunun değeri, hem ölçülebilir hem de belki daha az belirgin olan soyut avantajlar dahil olmak üzere birçok avantaj içerir. Gıda Güvenliği Dijital Olgunluğunun
Ölçülebilir Değerine göz atın:
Üretim Maliyetlerinin Azalması (Tahmini olası tasarruf: %5): Dijital sistemler, çeşitli üretim yönlerini sürekli olarak izleyerek, performans eğilimlerindeki olumsuzlukları hızlı bir şekilde belirleyip düzeltmeyi sağlar. Bu proaktif yaklaşım, fazla ürün üretme ve planlanmamış kesinti gibi sorunları en aza indirir.
Üretim İçin Kritik Verilere Erişim Süresinin Azalması (Tahmini olası tasarruf): Otomatik veri toplama ve sürekli izleme, önemli üretim verilerine erişimi hızlandırır. Bu anında erişim, sorunların çözümüne yardımcı olur, raporlama sürelerini azaltır ve personel kaynaklarının daha verimli ve güvenli kullanılmasını teşvik eder.
Kalite Sorunları Olan Ürünleri Yönetme Maliyetlerinin Azalması (Tahmini olası tasarruf): Dijital sistemler, reddedilen ürünlerin otomatik ve kağıtsız dokümantasyonunu sağlar, uyumu kolaylaştırır ve potansiyel gıda güvenliği tehlikeleri hızla tespit edildiğinde yeniden işleme ihtiyacını azaltır.
Denetim ve Uyumluluk Yönetimi Maliyetlerinin Azalması (Tahmini olası tasarruf: Personel maliyetleri: %35, Cezalarda – 0’e kadar): Dijital sistemler tarafından sürekli izleme, uyumla ilgili veri toplamaya yol açar, denetim raporlarının hazırlanmasını kolaylaştırır ve hataları en aza indirir. Bu, önemli personel maliyet tasarruflarına yol açar ve ceza riskini azaltır.
Bu örneklerin arkasındaki tam hesaplamalar, https://www.mt.com/tr/tr/home/
Dijital Olgunluğa Doğru Kolektif Bir Yolculuk
Gıda üreticileri ve tedarik zinciri ortakları için dijital olgunluğa ulaşmak, işbirlikçi bir çaba gerektirir. Yolculuk, her biri gıda tedarik zinciri içinde verilerin nasıl toplanabileceğini ve kullanılabileceğini gösteren çeşitli aşamalar içerir. Örneğin, hasat aşamasında sahada, dijital kayıtlar toprak işleme detaylarını, jeo-veri sistemlerini ve tartım sistemlerini kapsayarak izlenebilirlik ve şeffaflığı zenginleştirir. Lojistik ve depo operasyonlarına geçildiğinde, özellikle sevkiyat ve alımda, dijital kayıtlar ulaşım detaylarını, test prosedürlerini ve kalite kontrol süreçlerini kapsar, uyum ve izlenebilirlik için basitleştirilmiş bir yaklaşım sunar.
Birden fazla dönüşüm geçiren işleme tesislerinde, dijital kayıtlar kaynağı, işleme ve test prosedürlerini kapsar ve şeffaflık, izlenebilirlik ve daha iyi uyum sağlar. Ambalajlama ve kalite kontrolünde, dijital kayıtlar ambalaj, ürün inceleme ve seri numaralandırma ile ilgili süreçleri yakalarken izlenebilirlik ve şeffaflığa önemli ölçüde katkıda bulunur. Ürünler sevkiyat aşamasında lojistik ve depolama işlemlerinden geçerken, dijital belgeler, ürün doğrulama ve taşımacılığın dijital kayıtları birlikte sağlam bir izlenebilirlik sunar. Son olarak, perakende aşamasında, alım ve satış sırasında, ürün doğrulama ve depolamayı kapsayan kapsamlı bir dijital tedarik zinciri uyumu görünümü, izlenebilirliği ve uyum desteğini teşvik eder.
Her duruma uygun tek bir plan olmasa da, kuruluşlar ortak adımları değerlendirebilir: mevcut gıda güvenliği verilerini denetlemek, analogdan dijitale geçiş için stratejik bir plan geliştirmek, uzmanlık açıklarını gidermek ve kültürel değişimi teknolojik ilerlemeyle el ele sürdürmek için sürekli test programları uygulamak. Gıda güvenliği dijital olgunluğa doğru yolculuk zorlu görünebilir, ancak özü basitlikte yatmaktadır ve üç temel adımda özetlenmiştir:
1. Cihazlarınızı Bağlayın
2. Gıda Güvenliği ile İlgili Verileri Toplayın
3. Verileri Kullanarak Süreçleri, Ağları ve Tedarik Zinciri İlişkilerini Optimize Edin
Yarının Gıda Endüstrisini Şekillendirmek
Gıda güvenliği süreçlerinin dijital olgunluğunu artırmanın giderek artan önemi açıktır. Dijital bir gıda tedarik zinciri için bir yasal zorunluluk bulunmasa da, gelişen tablo, güvenli ve yüksek kaliteli gıda tedarikinde şeffaflık talebinin arttığını vurguluyor. Hükümetler, sanayi kuruluşları, ortaklar ve tüketiciler, artan bir şekilde daha fazla görünürlük talep ediyor ve dijital dönüşüm, şeffaflık sağlamak ve daha sıkı uyum gereksinimlerini karşılamak için pragmatik bir araçtır.
Bu, bizi önemli bir soruya getiriyor: Bundan sonra ne olacak? Gıda şirketleri gıda güvenliği dijital olgunluğa doğru nasıl ilerleyebilir ve hangi engellerle karşılaşacaklar? Öncelikle, üreticiler hızlı hareket etmeli- dijitalleşme ihtiyacı her gün artıyor. Ancak, bu yolculuk tek başına yapılmak zorunda değildir. Teknoloji ve ağ altyapı ortaklarıyla iş birliği yapmak, karmaşıklığı aşmaya, optimal başlangıç noktalarını belirlemeye ve sorunsuz yolları çizmeye yardımcı olabilir. Bu tür ortaklıkları benimsemek ve piyasada mevcut uzmanlıktan yararlanmak çok önemlidir.
Sonuç
Gıda güvenliği önemli bir konu olmaya devam ederken, dijital olgunluk hemen bir zorunluluk değildir. Ancak, bu kaçınılmaz bir gerçektir. Şirketler, gıda güvenliği dijital olgunluk yolculuğuna ne kadar erken başlarlarsa, işlerine getirdiği çok yönlü faydalardan o kadar erken yararlanacaklardır. Azim, stratejik planlama ve doğru ortaklarla, gıda sektöründeki her şirket, gıda güvenliği ile ilgili dijital yeteneklerinin başarılı bir şekilde dönüşümünü öngörebilir. Bu dönüşüm, her bir varlığı, yarının tamamen şeffaf ve dijital olarak olgunlaşmış gıda endüstrisini şekillendirmede önemli bir rol oynamaya hazırlar. Bu geleceği hayal ederken, paydaşların işbirlikçi çabaları, şüphesiz daha dirençli, verimli ve güvenli bir gıda tedarik zinciri ile sonuçlanacaktır.
METTLER TOLEDO Ürün Kontrol Sistemleri Hakkında
METTLER TOLEDO, dünya genelinde çeşitli sektörlere yönelik hassas ölçüm cihazları ve güvenilir çözümler sağlayan lider şirketler arasında yer alıyor. Verimliliği ve yenilikçiliği artırmaya yönelik çözümler sunan METTLER TOLEDO üretkenliği artırmayı, yükselen maliyetlerle mücadele etmeyi ve dijitalleşmeyi desteklemeyi amaçlamaktadır. Ürün Kontrol Sistemleri bölümü, gıda, ilaç ve kimya sektörlerine odaklanarak, ürün güvenliği, marka koruması ve kalite güvencesine öncelik vermektedir. Bu bölüm, hem standart hem de özelleştirilmiş kontrol çözümleri tasarlayıp üretirken, yönetmeliklerle uyumluluğu sağlamakta ve işletmelere maliyetleri azaltmayla dijital dönüşümü benimseme konusunda yardımcı olmaktadır.
METTLER TOLEDO, yabancı madde algılama çözümleriyle kritik prosesleri otomatikleştirir ve ürün geri çağırma risklerini azaltmaya yönelik teknolojiler sunar. Metal dedektörleri ve x-ray kontrol teknolojileri, ürün kalitesini artırarak marka korumasını destekler. Ayrıca, otomatik ağırlık kontrol sistemleri, maliyetli hataları önlemeye yardımcı olurken, etiket kusurlarını tespit eden kameralı çözümler işlem tekrarını azaltmaktadır. ProdX™ tescilli veri yönetimi yazılımı, gerçek zamanlı izleme ve gıda güvenliği uyumluluğunu dijitalleştirmeyi sağlar.
Sonuç olarak, METTLER TOLEDO, müşterilerine verimliliği artırma, maliyetleri düşürme ve sürdürülebilirlik hedeflerini destekleme konularında stratejik çözümler sunarak, iş başarısını destekleyen güvenilir bir iş ortağıdır.