Banner
Gıda Teknolojisi Facebook Gıda Teknolojisi Twitter Gıda Teknolojisi RSS
Dünyada ve Türkiye’de bitki bazlı gıda trendi

Bitki Bazlı Gıdalar Derneği (BİTKİDEN) Yönetim Kurulu Başkanı Ebru Akdağ,dünyada ve Türkiye’de bitki bazlı gıda ların önemini ve bu ürünlerin tüketiminde etkili olan  trendleri Gıda Teknolojisi Dergisi için yazdı.  
 
* Bu yazı Gıda Teknolojisi Dergisi'nin Ocak - Şubat 2025 sayısında yayımlanmıştır.




Bitkisel beslenmeBitki bazlı gıdalar, son yıllarda çevre bilinci, sağlık kaygıları ve sürdürülebilirlik arayışı ile küresel bir dönüşümün merkezine yerleşti. Türkiye’de ve dünyada artan ilgi, sadece tüketici tercihi olmanın ötesine geçerek gıda sistemlerini yeniden şekillendiriyor. Türkiye, zengin tarımsal kaynakları ve protein alternatifleriyle bu dönüşümde önemli bir rol üstlenebilir. Çünkü rüzgâr alternatif proteinlere dönüyor. Alternatif proteinler içerisinde en büyük paya sahip olan bitki bazlı ürünler hem çevresel hem ekonomik açıdan sürdürülebilir çözümler sunuyor. 
 
Örneğin, süt sığırları gibi hayvansal kaynaklar, bezelye gibi bitki bazlı proteinlere kıyasla sera gazı emisyonları açısından 36 kat, arazi kullanımı açısından ise 6 kat daha yüksek değerlere sahiptir. Bitki bazlı üretim, bu yönüyle aynı arazi üzerinde daha fazla çeşitlilikte ve insan tüketimine uygun gıda üretme imkânı sağlar. Su kullanımı açısından da benzer bir fark gözlemlenebilir. Bir ton sığır eti üretimi yaklaşık 15.400 m³ su gerektirirken, bu miktar tahıllar ve baklagiller gibi bitkisel proteinlerde çok daha düşüktür. Özellikle bakliyatların protein üretimi, süt ve yumurta gibi hayvansal kaynaklarla kıyaslandığında, yaklaşık 1,5 kat daha az su kullanımıyla dikkat çekiyor. Bu tür veriler, bitki bazlı gıdaların çevresel etkilerinin azaltılmasında ne kadar etkili olabileceğini göstermektedir. Ancak, sürdürülebilir bir gıda sistemi için bitki bazlı ve hayvansal üretim modellerinin bir arada, verimli ve dengeli şekilde yönetilmesi gerektiği unutulmamalıdır.
 
Çeşitlilik ve inovasyon geliştiriyor
Bitki bazlı beslenme, yalnızca vegan veya vejetaryen diyetlerle sınırlı bir kavram olmaktan öte herkese tat, içerikle çeşitlilik açısından sürekli olarak yenilenerek hitap etmeye başladı. Whole Foods Market bu değişimi "Bitkilerin Potansiyelini Daha İyi Değerlendirme Dönemi" olarak tanımlarken tüketiciler artık hem sağlık ve çevresel kaygılarla hem de lezzet ve çeşitlilik arayışıyla bu ürünlere yöneliyor. Gıda teknolojilerindeki ilerlemeler de bitki bazlı ürünlerin gelişiminde kritik bir rol oynuyor. Örneğin, alternatif protein içeriği zenginleştirilmiş ürünler geliştiriliyor ve bu da hem lezzet hem de besin değeri açısından tüketicilere yeni seçenekler sunuyor. Ayrıca, yapay zekanın gıdaların tasarlanması ve pazarlanmasında kullanılmaya başlanması daha kaliteli, çevre dostu ve tüketici tercihlerine hitap eden gıda alternatifleri oluşturulmasına imkân tanıyor. Tüm yenilikler, gıdadaki dönüşüme önemli bir katkı sağlıyor, trend olmanın ötesine geçmesine yol açıyor.
 
Globaldeki lider adımlar: Danimarka ve Avrupa Birliği örnekleri
Danimarka, sürdürülebilir gıda geçişine liderlik eden bir eylem planı geliştirdi. Kamu mutfaklarında bitki bazlı menülerin artırılması, şefler için eğitim programlarının başlatılması ve sürdürülebilir tarım projelerine tahsis edilen fonlar, bu dönüşümün güçlü adımları arasında yer alıyor. Avrupa Birliği’nde artan talepler doğrultusunda 130’dan fazla kuruluş geçtiğimiz günlerde 2026 yılına kadar Bitki Bazlı Gıda Eylem Planı geliştirilmesi, bu planla sürdürülebilir üretim, yeni iş fırsatları doğması, halk sağlığını iyileştirmesi gibi konularda katkı sağlaması için çağrıda bulunuyor. Alman Beslenme Derneği, EAT Lancet gibi uluslararası saygınlıktaki bilim otoriteleri de sağlık ve çevre için bitki bazlı gıdaların beslenmeye dahil edilmesini destekliyor. Beslenmenin büyük kısmının bitki bazlı gıdalardan, az kısmının hayvansal ürünlerden oluştuğu bir beslenme tabağı modeli tavsiye ediliyor.  
 
Ebru AkdağBilim, teknoloji ve iş birliğiyle güçleniyoruz: APRISE Projesi
BİTKİDEN olarak, sürdürülebilir bir gıda ekosistemi oluşturmayı ve sektörde dönüşüme öncülük etmeyi hedefliyoruz. Avrupa Birliği tarafından desteklenen APRISE projesinde yer alarak Türkiye’nin alternatif protein kaynakları üzerine araştırmalar yapılmasını ve katma değeri yüksek ürünler geliştirilmesine teşvik ediyoruz. ODTÜ tarafından koordine edilen bu projede, Türkiye Teknoloji Geliştirme Vakfı (TTGV) ve Almanya, İsveç, Malta, Yunanistan, İtalya, Polonya, Birleşik Krallık, İspanya, Danimarka ve Kuzey Makedonya’dan partnerlerimiz bulunuyor. 117 proje arasından seçilen 13 proje içerisinde olan ve Türkiye’den ERA Talents çağrısı kapsamında kabul edilen tek proje olma gururunu taşıyan APRISE, bilim, teknoloji ve uluslararası iş birliğiyle sürdürülebilir gıda hedeflerine ulaşma konusunda önemli bir adım olup proje ile Türkiye için alternatif proteinler alanında bir politika belgesi oluşturmayı amaçlıyoruz.
 
Sürdürülebilir Gıda İçin Bilinçli Dönüşümü Kalıcı Hale Getirmeye Çalışıyoruz
Gıda sektörü, tüketicilerin hem sağlık hem de gezegenin geleceği konusundaki artan kaygılarıyla şekilleniyor. Bu dönüşümde, bitki bazlı gıdalar sundukları çevresel ve sağlık avantajlarıyla değişimin merkezinde yer alıyor. Tam bu noktada BİTKİDEN olarak, sürdürülebilir gıda sistemine katkı sağlayan paydaşları bir araya getiriyor, bitki bazlı gıdaların benimsenmesini teşvik ediyor ve sektördeki dönüşüme liderlik ediyoruz. Bu dönüşüm sürecinde iş birliği, bütünsel bir bakış açısı ve etik değerleri ön planda tutuyoruz. Çeşitli perspektifleri kucaklayan, kapsayıcı bir ekosistem oluştururken bilimin yol göstericiliğinde sürekli öğrenmeye ve gelişime inanıyoruz. Amacımız sadece üretimde dönüşüm sağlamak değil, aynı zamanda tüketicilere doğru bilgi sunarak bilinçli tercihler yapmalarına destek olmak. Bu doğrultuda, medya, akademi ve kamu iş birlikleri aracılığıyla toplumun her kesimine ulaşmayı hedefliyoruz. TV programları, haber bültenleri, radyo ve podcast yayınları, üniversite ve lise konferansları, belediye projeleri ve sağlık profesyonellerine yönelik etkinliklerle doğru bilgiyi paylaşarak farkındalığı artırıyoruz.
 
Geleceğin gıda sistemi, çevresel ve sağlık odaklı bir dönüşümle şekilleniyor. Bitki bazlı gıdalar, sadece bir trend değil, sürdürülebilir bir geleceğin temel yapı taşıdır. BİTKİDEN olarak, bu dönüşümün öncüsü olmaktan gurur duyuyor ve sürdürülebilir, sağlıklı bir gelecek için çalışmalarımıza kararlılıkla devam ediyoruz.